Carousel Instyle Dergisi *Benim Köşem

Bugün benim DOĞUM GÜNÜÜÜÜM :=)

Ben bunca zaman kendimi anlattım size hep ama en iyisi beni birde en yakınlarımdan tanıyın... Doğum günüme çok az bir zaman kala Carousel Instyle Dergisi'ndeki köşem için zaman ayırıp, yazı yazan dostlarıma tekrar çok teşekkür ediyor ve hep birlikte yaşlanmak dileğiyle diyorum. Sayfadaki fotoğraflarımı çeken en mükemmel fotoğrafçı Şahver Koçulu'ya da bu yaşımı fotoğraflarıyla ölümsüz kıldığı için bir kez daha teşekkür ederim... 

Not: Hakkımda yorum yazan isimler en yakınlarımdır, bilinçli bu sayfada yer almaktadırlar, o olmadı bu yazsın bari düşüncesi yerine beni en iyi o tanır duygusundan dolayı buradadırlar. Sonsuz teşekkürler bir kez daha tüm paylaşımlarımız için. Cebimde sizlerle dolu anılarım var benim…

İmza: Hakkında yazılan bu cümlelerden dolayı mutlu olan, hatırlanmayı seven, hatırlanır anılarını çoğaltmayı isteyen ve bir de yeni yaşında dilekler dileyen Aslıhan.

Yasemin Sargın (Her zaman dinler):

Aslıhan'ı bundan tam 14 sene önce Rüzgar Cadısı lakabıyla tanıdım. O zamanlar anlam veremediğim bu kelimenin büyüdükçe, zaman geçtikçe kendisinde neler oluşturduğuna bizzat şahit oldum. Rüzgar gibi ani, hareketli karakteri ve kelimelere olan aşkı bütünleşti. Bazen çok sevecen, bazen çok gerçekçi ama hayal gücüyle paralel yaşamayı seven, grubumuzun yazarı, her zaman yanımda olmasına ihtiyaç duyduğum arkadaşım dostum iyiki doğdun... İyiki varsın... Elinden kalemin, kalbinden yazma aşkın ve hayallerin hiç eksilmesin. Doğum günün kutlu olsun.

Esra Gaş (Makyajsız asla der):

Yılların dostluğu… 28 yıldır geçen olumlu olumsuz  esen Rüzgar’ın onu yıldıramayacağı, aksine o rüzgara eşlik edip mutluluğu, huzuru, güzellikleri her şeyde görebilip hayatına ve yazılarına dökebilme yeteneğine sahip güzel insan, iyi dost ve rüzgarın kızı o.

Dilek Işık (İllaki anlatacak bir şeyi olur):

Ben kendimi bildim bileli  aynı anne babadan olmasak da Aslıhan benim kardeşim. Küçükken fısır fısır konuşmalarımız vardı bizim, masum konuşmalarımız… Hala devam eden konuşmalarımızla büyüdük biz ve büyüdükçe sevgimizde büyüdü. Hani bazı insanlar vardır o olmazsa olmaz dediklerimiz, Aslı’mda benim için öyle. Hayatımda çok büyük yeri vardır Aslı’mın. Biz kardeşlerimizi seçemeyiz, anne-babamızı, ismimizi seçemeyiz, kuzenimizi seçemeyiz ama seçme hakkım olsa Aslı hayatımda her zaman olmasını isteyeceğim kardeşim benim. Aynı şekilde, aynı gülüşüyle, aynı cadılığıyla her zaman olmasını isterim. Aslıhan Gündüz hep hayatımda ol.

Sema Dere (Mesafeyi ve sınırını korumayı sever):

Hey dosttan da öte kardeş, yıllarca (yıllarca dediğim doğumumun 7. senesinden sonra girdin hayatıma) ben bırakmak istesem de bırakmadın. Bu kadar inatçısın işte sen. Seviyorsan istiyorsan sonuna kadar istekli olan birisin. Beraber hareket ettiğim, beni tamamlayan, yetişemediği yere bile bir şekilde ulaşan azimli cadısın sen. Kızıp da öfkelendiğinde yanında bulunmamalısınız ya kırılırsınız ya da sizi duymamazlıktan gelir “Beni rahat bırakın!” diyerek. Karşındakini üzmemek için o anda suskun -ki en güzel halin- olan, (çünkü konuşursan vır vır…), seni üzeni de senin derdini paylaşmak isteyeni de pişman eden ama sonunda karşındakinden daha çok üzülen  tuhaf birisisin. Dürüst, karşısındakini anlayan, kafasına takılanı ve kendine ters gelen şeyi o anda söyleyen maalesef açık sözlü bir Editör’sün işte. Tanıdığımdan beri röportaj yapmayı, resim çekilmeyi ama resim çekmemeyi, çekilen her karede olmayı seven, “ilk ve son sözü ben söylerim, olay bu kadar, bundan ibaret, başladı ve bitti.” diye cümlelerini kuran ve her zaman bir ajandası olan (elime geçiremediğim), plan yapmayı seven ve planlara uyan, dert dinleyen, dinlerken de çözüm aramaya hemen geçen, küçükle küçük, büyükle büyük olan her yaşa uygun, iyi kalpli dostsun sen. Hayatın boyunca hep gülmen dileğiyle (aman kızma)! iyi ki doğdun ve iyi ki benim dostumsun.

Zebercet Yasemin Yaman (Herkese yetişmeye çalışır, futbol aşktır):

Öncelikle canım arkadaşımın tüm okurlarına selam olsun... Bir insan hayatınıza girdiğinde özellikle buna sebep okuduğunuz okul ise herkes ile olan ilk anınızı hatırlamanız pek mümkün olmuyor... Aslıhan'ın hayatıma bu denli gireceğini bilsem kesin not almış olurdum. Okul sıralarında başlayan arkadaşlıkların dostluğa dönüşmesi kolay değildir. Bizimkinin de tam 16 yıllık bir mazisi var sonsuz olmasını dilediğimiz... Siz bakmayın onun öyle hanım hanımcık duruşlarına, içinde tam bir cadı saklı hem de "Rüzgar Cadı'sı"  Çoğu insan gibi o da "Ben haklıyım!" der, inat eder ama dinlemeyip hak vermeyi de bilir... İnatçıdır, mızmızdır özellikle fitness hareketlerinde (hahahha) ama özünde iyidir. Aslım, ince ayrıntıların insanıdır, zaman zaman iyi gözlemcidir, kimi nasıl mutlu edeceğini bilir ve sürpriz konularında kusursuzluğu sever. Benden söylemesi güzel de sürprizler yapar... Okumayı, gezmeyi, değişikliği, yeni keşifleri ve tabi aşkı sever. Ahhh şu aşk meseleleri anlaşamadığımız en tatlı noktadır. Yaz kızı Aslım benim, anılarımızın üstüne daha da güzellerini ekleyerek ömrümüzün birlikte tükenmesi dileğiyle. Rüzgar’ın esintisini hissetmekten asla vazgeçme... Seviliyorsun.

Sevdiye Aslan (Üzüm güzelidir):

Canım arkadaşım… Kendisini taaa 2002 yılından bugüne tanırım. Lise ikinci sınıfta, sınıfın tam orta sırasında en ön sırada oturan, incecik sesli, ufak tefek, sevimli bir cimcimeydi. O zamanlar kararlılığını hırçınlıkla, inancını inatçılıkla, neşesini sevinç çığlıklarıyla gösterirdi. İşte tam da bu sebeplerden ötürü öyle çok iyi anlaştığımızı söyleyemem. İkimiz de baskın karakterleriz çünkü. Sonra ne olduysa bize, sihirli bir değnek dokundu sanki avuçlarımıza... Çok sevdim onu. Samimi, cana yakın, çok neşeli ve hayat dolu olduğunu farkettim. Hala inandıkları uğruna mücadele veriyor, hala istediklerini yapma konusunda inatçı ve pes etmiyor, hala sevinç nağraları gönülleri neşelendiriyor. Ben bu kızı çok sevdim. Ben bu hayatta isteyip de başaramayacağı hiçbir şey olmayacağına inanıyorum. Her daim hayatımda olacağı için çok şanslıyım. Canım arkadaşıma kucak dolusu sevgilerimle...