***

Bu Blog'da: Ünlü isimlerle yapılan röportajlar ve hikayeleri, gidilen workshop'lar, izlenilen; film-tiyatro-konser notları ve hafta sonu önerileri yer almaktadır.

...

18 Mart 2014 Salı

İlk çocuk şehri: KidzMondo

Çocuğunuzla bu hafta sonu ne yapacağınızı bilemiyorsanız size süper ötesi bir önerim var: KidzMondo’ya gidin mutlaka. Burası Trump Towersın içinde bulunan ilk çocuk şehri. Bu şehrin kendi anayasası, pasaportu, kamu binaları ve yalnızca bu şehirde geçerli para birimi olmakla birlikte sadece ve sadece 14 yaşın altındaki tüm çocuklar içeriye giriş yapabiliyorlar. Siz de tercihinize göre çocuğunuzla birlikte girebilirsiniz ama ben +8 yaş grubu için girmeyin derim.

Çocuğunuzu içeriye tek bırakma konusunda çekinceniz olmasın, içeride hepsi tek başına ve birazcık girişkense illaki bir arkadaş kendine bulacaktır ve tüm günü onunla keyifli geçirecektir. Yok ben illa onun yanında olayım derseniz, size olmayın derim çünkü her aktivite ünitesine o giriyor ve siz de yanındaki banklarda yerinizi alıp etkinliğin bitmesini bekliyorsunuz ki bu da ortalama 20-25 dakika sürüyor. Bir de etkinliklerde oluşan sırayı da işin içine katarsak bu süre on dakika daha uzuyor. Yine de ben beklerim derseniz, işte orasına karışamam.

Veee gerçek bir uçağın kokpitinin monte edildiği havaalanından içeriye giren çocuğunuz işe önce bankaya gidip kendi için yatırılan kidları almayla başlıyor ve sonrasında da istediği ünitede sıraya girerek, eğlenerek öğrenmeye başlıyor. Burada sıkıntı olursa kime gidecek, ne yapacak diye hiç düşünmeyin çünkü çocuklarınızı, içeriye girdiği andan itibaren beyefendi ve hanfendi diye hitap eden, Davranış Bilimleri Enstitüsü tarafından özel eğitimlerinden geçirilen kişiler karşılıyor ve onlarla ilgileniyorlar.

Üniformalarını giyip işbaşı yapıyorlar! 
Kidizenler bu şehirde çalışıyor, para (Kidlar) kazanıyor, ister harcıyor ister biriktiriyor! Yaklaşık 40 farklı meslek ünitesinden istediklerini seçiyor, üniformasını giyiyor, işinin başına geçiyor. Doktor olduysa hasta tedavi ediyor, itfaiyeciyse yangın söndürüyor, pilotsa uçak kullanıyor. Ve yaptığı tüm işlerin karşılığında maaşını, yani Kidlar’ını kazanıyor.

KidzMondo’da hangi meslek üniteleri var?
İtfaiye istasyonu, banka, polis karakolu, saat kulesi, süpermarket, berber dükkanı, güzellik salonu, akaryakıt istasyonu, sürüş pisti, araba tamirhanesi, radyo istasyonu, TV istasyonu, gazete, inşaat sahası, ev boyama, hastane, dişçi, eczane, su fabrikası, süt fabrikası, meyve suyu fabrikası, çikolata fabrikası, üniversite, kurye şirketi, oyunculuk akademisi, modaevi, resim ve el sanatları atölyesi, doğum günü odaları…
  
Bilet fiyatları nedir?
KidzMondo şehrine giriş bilet fiyatları hafta sonu ve tatil günleri 50 TL, hafta içi ise 40 TL. Ebeveynler ve 4 yaşın altındaki çocuklar için yarı fiyatlandırma yapılıyor. 


8 Mart 2014 Cumartesi

8 Mart Dünya Kadınlar Günü

Mükemmel olmakla aramızda milim fark var!

Kadın mı dediniz? Hani şu her işe yetişmesi gereken, hani her şeyin elinden geldiği, hani çocukluğundan beri “kızlar öyle oturmaz, böyle davranmaz, şöyle yapmaz”larla büyütülen, hani sorumlulukları hiçbir zaman bitmeyen, hani her zaman çekip çeviren olan, hani şu meşhur sözde bile “Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır.” üzerine olumlu da olsa sorumluluk yüklenen, hani iş yerinde çalışırken, akşama ne yapsam derdinde olan, akşam eve yorgun gelsede çocuğuyla ödevler yapan ya da ertesi gün için yemeğini akşamdan hazırlayan, hani her koşulda bakımlı ve dik olan, hani kol kırılır yel için de kalır cümlesini uygulamayı seven, hani boşanma konusu sadece onun için ayıplanan, hani yalnız yaşadığında kulaklarını bazı cümlelere kapatmak zorunda kalan, hani… Bu maddeler sayfalar dolusu çoğalırken, şuan siz bunları okurken şiddet gören kadın sayısı artmakta. İlla fiziksel şiddetten bahsetmiyorum. Yolda araba kullandığınızda hemen küçümser bir ifadeye bürünen erkeklerden gelen “Aman bayan şoför işte…” cümlesi bile bir şiddet ifadesi. İş hayatında ipleri eline almayı başaran, kendi kabuğundan çıkabilme cesaretini gösteren, hayatta olduğunu ve en önemlisi bu hayatta değerli olduğunu kendine hissettiren tüm kadınların bu özel gününü kutluyorum. Kadın olmak zor zanaat derim hep. Her şeyin üstesinden gelme çabası yorar herkesi. Bu çaba sırasında ortalama bir sonuç almak da yetmez bir kadına. Kadın mükemmel bir varlık olmasaydı doğum gibi mucizevi bir olay kadına özgü olur muydu ya da Cennet annelerin ayakları altında.” cümlesi de kurulmazdı öyle değil mi? Dedim ya mükemmelle aramızda milim fark var bizim. 


*** Anne Bebek Dergisi 158/Mart Sayısı Kadınlar Günü özel sayfası için yazdığım yazı... ***

5 Mart 2014 Çarşamba

Işıl Evrim Akgün: "Aşkı Bize Yanlış Öğrettiler"

Çok yönlü bir meslektaşımla, Işıl Evrim Akgün'le yeni kitabı üzerine konuştuk. Işıl, aşk hakkında bugüne kadar öğretilen her şeyi unutun diyor bizlere. Aşk öyle ne karşılıksız büyüyebilecek ne de acı ile beslenecek bir duygu diye de ekliyor. Bu kitabı neden mi öneriyorum? Şu zamana kadar aşk diye yaşadıklarınızın psikolojik karşılıklarının neler olduğunu öğrenmeniz için...

Işıl'cığım ilk önce ikinci kitabın hayırlı olsun… Soyadım Mutluluk kitabının ardından bir aşk kitabı çıkardın neler söyleyeceksin?
İlk kitabım daha gündelik yaşama ve bana yönelikti. Aslında onu tamamen kendim için yazmıştım. Sen de bilirsin ki yazmak bir deşarj yöntemidir ve bazılarımız için de tek rahatlama yöntemi. Ben de her zaman hislerimi yazarak dile getirmeyi tercih ederim, hatta dile getiremediklerimi yazarak ifade ederim desem daha doğru olacak. İşte yazmayıp içime atsam bana ağır gelecek hislerimi anlatmıştım Soyadım Mutluluk’ta. İkinci kitabım Aşkı Bize Yanlış Öğrettiler ise psikologluk yönümün daha baskın kullanıldığı bir kitap oldu. Aşkın oluşum kodlarını anlatıyorum kitabımda.  E bir de beni yakından tanıdığın için iyi bilirsin sen de aşk benim en büyük ilgi alanım.

Peki nedir aşkın kodları?
Aslında aşk hakkında bugüne kadar öğretilen her şeyi unutmak gerekiyor ilk önce. Yani virüslü kodları temizlemek… Aşk öyle ne karşılıksız büyüyebilecek bir duygu ne de acı ile beslenerek güçleniyor. Ben dahil birçok kişinin şu zamana kadar aşk diye yaşadıklarının psikolojik karşılıklarını anlatıyorum kitabımda. Bilinçaltı ve egonun nasıl aşkla karıştırıldığını, aşk acısı çektiğimizi sanırken aslında durumun aşkın doğasıyla hiç örtüşmediğini vs. İnan Aslıhan bu ikili (bilinçaltı ve ego) bir araya geldiklerinde çok tehlikeli oluyorlar ve ilişkilerin önünde büyük engeller oluşturuyorlar. Tabi lehinize kullanmayı bilmiyorsanız… Aşkın kodu aslında kişiye özel, kesinlikle iddia ediyorum ki isteyen herkes aşık olacağı kişiyi seçebilir, bir gün bu kişiye aşık olmaktan vazgeçerse de kendisine yeni bir aşk modeli yaratabilir. Aşk dahil olmak üzere tüm hislerimiz zihnimizde beliriyor.

Bilinçaltı ve ego nasıl etkiliyor ilişkileri, bunu biraz açar mısın?
Bilinçaltı doğduğumuz andan itibaren kayda başlıyor ve her şeyi çağrışımlarla kodluyor. Yani babanız çapkınsa, erkeklere güvensiz olmanız gerektiğini, anneniz bu çapkınlığa rağmen evde kırıp dizini oturuyorsa da erkeklerin çapkınlıklarına göz yummanız gerektiğini kodluyor. Bir de bakıyorsunuz ki çocukluk döneminizdeki bu rol model aldığınız (bilinçsizce) ilişki modelinin sonucunda anne ve babanız hala bir arada babanız şu an gelmiş 50’li yaşlara ve artık annenizin kıymetini biliyor. Oh bakın bir de sonucun güzelliğine odaklanarak  bu sürecin aslında ilişkide geçici olduğunu kodladınız. Ne mutlu size bir kadın olarak tüm ilişkilerinizi aynı bu şekilde kurabileceğinize bir erkekseniz de asla tek eşli olamayacağınıza dair bir sürü kodunuz var artık. Bu sadece bir örnekteki sayısız kodun oluşumu. İşte sonra çapkın ve elde tutulması zor erkekleri “aşk” adı altında deneyimleyip duracaksınız. Tabi farkındalığı yüksek biriyseniz bu kodlarınızı değiştirebilirsiniz. Aman ne de olsa tüm ilişkiler böyle gibi bir inanca kapılıp mutsuzluğa sürüklenmeyeceksiniz… Tabi olay bunla da bitmiyor bir de egonun sinsiliği var ki özellikle bu benim de kendi yaşamımda çok muzdarip olduğum bir alandır. Ego sürekli kendini daha iyilerle kıyaslar ve sizin en iyi hak ettiğinize inandırır. Her şeye sahip olma hakkı gibi, yani çok iyi bir ilişkide bile eksik yönleri sürekli dır dır başınızı yiyerek iç sesiniz, huzursuzluk, uykusuzluk vs. gibi yöntemlerle karşınıza çıkartarak ilişkinizi sabote eder.

3 Mart 2014 Pazartesi

Anne Bebek Dergisi 159/Mart Sayısı Bayilerde

Bu ay, geçtiğimiz aylarda Marmara Forum’da Maya Halkla İlişkiler tarafından organize edilen ve bizimde sponsor olduğumuz “Neşeli Bebekler Fotoğraf Yarışması”nda birinci seçilen, nazar boncuğu gözlerinde olan, doğuştan manken diyebileceğimiz akıllı mı akıllı Muhammed Miraç ile stüdyoya girdik. Uzun zamandır yaptığımız çalışmalar arasında en sakin geçen bir çekim olduğunu söyleyebilirim. Bunun için de Miraç’a ekip olarak teşekkür ediyoruz bir kez daha. Meral-Ercan Doğru çiftinin prenslerinin 20 martta doğum günü. Kapak bebeğimize uzun ömürlü, ailesiyle sağlıklı yaşlar diliyoruz.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...