Röportajı okumak için TIKLAYIN !!!
*Dergiciliğe nasıl başladınız? Şu anda neler yapıyorsunuz?Bir gün üniversiteden yakın bir arkadaşım -ki kendisi şu anki Yeni Anne Dergisi’nin Yazı İşleri Sorumlusu- bir proje için elemana ihtiyaçları olduğunu söyledi. Bende işten yeni ayrılmış biri olarak hiç düşünmeden görüşmeye gittim. Sonuçta söz konusu Doğan Grubu’na ait bir projeydi. Görüşmemiz olumlu geçti ve ertesi gün hemen işe başladım. Ama o zaman şanssızlık şimdi ise şans olarak değerlendirdiğim proje iptal oldu bi anda. Daha ben projenin ne olduğunu anlayamadan iptal olan proje sonucunda ortada ne varsa o işi yapmaya başladım. E-ticaret sitesi için siteyi hazırladım, müşteri temsilcisi oldum. Sonra internet editörlüğü yaptım, günlük haber girişleri gibi küçük işlerdi tabi bunlar. Ama aklım dergideydi tabi… Derken bir gün dergideki arkadaşım çıkınca, ay ortasında dergi editörsüz kaldı, benimde gönlüm yazı işlerinde olduğundan o zaman Derginin Yayın Yönetmeni Pınar Reyhan, “sen bunu yapabilirsin” diyerek beni cesaretlendirdi ve böylelikle kariyerimde ilk adımımı atmış oldum. Bir kez daha özellikle Pınar Eslek ve Pınar Reyhan’a teşekkür ediyorum. 2008 yılında yaklaşık bir yıl kadar Doğan Grubunda çalıştım ve bunun da 5 ay kadarı dergide yazı işlerinde görev alarak devam etti. Sonrasında ise Mart 2009’da Anne Bebek Dergisi’ne geçtim ve şu anda da editör olarak burada devam ediyorum. http://aslihangunduz.blogspot.com adresimde de yazılar yazıyorum, dergi haberlerimi, röportajlarımı paylaşıyorum. Hobi Meydan Dergisi’ne röportajlar hazırlıyorum.
*Anne Bebek Dergisi’nde çalışırken neler deneyimlediniz?
Çocuklarla iletişimimin iyi olduğunun farkına vardım. Çünkü ben yolda tatlı çocuk gördüğünde; “ayy ne şirinmiş” deyip seven gruptan değildim hiç. Hatta çokta ilgisizdim. Dergiyle birlikte özellikle kapak çekimlerimizi okurlarımızın çocuklarıyla yapmaya başladığımız anlarda onlarla çok iyi anlaştığımızın farkına vardım mesela. Sabırlı olmanız gerekiyor, çünkü karşınızda siz ne derseniz deyin, algılama ve anlama sınırı olan bir çocuk var. Buna göre hareket etmeniz gerekiyor.
*Çizgisini en beğendiğiniz dergiler hangileri?
Formsante, Seninle, ALL Decor ve Evim dergilerini okurken keyif alıyorum.
*Dergici olmak isteyen gençlere önerileriniz neler?
Çok dergi karıştırsınlar, beğendikleri sayfaları tek tek koparıp kendilerine dergicikler oluştursunlar. Her ay farklı bir dergiye mutlaka baksınlar. Hatta ilgi alanı dışındaki dergileri de kurcalasınlar. Yazı yazmak bir keyif işidir. Çalışma anlamında iş olarak görürseniz eğer iki kelimeyi bir araya getiremezsiniz. Kendilerine blog tutsunlar mutlaka. Burada her gün yazma yeteneğinin daha da geliştiğini görebilirler. Öyle çokta beylik cümleler kurmak istemiyorum aslında ama insan önemsediği her işte başarılı olur. Önemseyin ve “bunu yapabilirim” deyin her zaman kendinize.
*Dergicilik adına kariyer planlarınız neler?
Şu anda bulunduğum dergide; moda, ajanda, sağlık, güzellik, dekorasyon ve röportaj sayfalarını hazırlıyorum. Hatta kapak çekimlerimiz içinde birebir her şeyiyle ben ilgileniyorum. Her şeyi öğrendiğim bir dergide biraz daha pişmeyi ve sonrasında ise editörlük sıfatımın daha iyi yerlere gelmesi düşüncesindeyim. Çabam bu yönde. Dergici olmanın yanında bir TV kanalında çocuk programı sunma gibi -şimdilik hayal- olarak tanımladığım düşüncem var bunu da zaman gösterecek.
SON SÖZ: Ben; yani Rüzgar, yani savrulan her neyse alıp yorumlayan, yani her şeyi paylaşmaya çalışan Aslıhan, keyifli soruların için teşekkür eder sana.
Paylaşımlarınız bizim için çok değerli Ucuz lcd olarak size çok teşekkür ederiz.
YanıtlaSil